28 ŞUBAT'I YAŞAYANLAR ANLATTI

Milliyet - 02 Mart, 2017

28 Şubat’I yaşayanlardan TÜRGEV Genel Başkanı Arzu Akalın 28 Şubat’ın bir sınıf çatışması olduğunu söylerken, KADEM Başkanı Doç. Dr. Sare Aydın Yılmaz ise 28 Şubat’ın Müslümanlara ayar verme çalışması olduğunu ifade etti.
Üsküdar Belediyesi, 28 Şubat post modern darbesinin 20. yılında “28 Şubat Ne Kazandık Ne Kaybettik” konulu panel düzenledi. Bağlarbaşı Kongre Merkezi’nde düzenlenen panele konuşmacı olarak 28 Şubat’ı birebir yaşayan Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Doç. Dr. Sare Aydın Yılmaz, TÜRGEV Genel Başkanı Arzu Akalın, Hafize Şule Albayrak, Halime Kökçe ve Sultan Işık katıldı. Moderatörlüğünü Zeynep Bayramoğlu’nun yaptığı paneli Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ile çok sayıda Üsküdarlı takip etti.

“28 Şubat sınıf çatışması”


Panelde konuşan TÜRGEV Genel Başkanı Akalın, 28 Şubat’ın bir sınıf çatışması olduğunu belirterek, “Muktedir olan bir sınıf vardı ve o sınıf dedi ki ben muktedirliğimi hiç kimseyle paylaşmam. Paylaşmaya tenezzül edildiği anda ben 28 Şubat gibi bir süreci başlatırım. Aslında toplumda belli bir kesim vardı ki, onlar ayrıcalıklarını hiçbir şekilde ellerinden bırakmak istemiyorlardı. Aslında bu sınıflar arasında bir savaşın adıydı. Acaba bugün 28 Şubat tam olarak sona erdi mi? 28 Şubat’la birlikte en çok görünen yasak başörtüsü yasağıydı. Bugün başörtüsü yasağının tam anlamıyla kalktığını düşünmüyorum” dedi.

“28 Şubat Müslümanlara ayar verme çalışması”


KADEM Genel Başkanı Yılmaz ise, “Sürekli asker eliyle ya da asker dışındaki güçlerin eliyle derin devlet dediğimiz veya derin güçler dediğimiz görmediğimiz güçlerin eliyle sürekli ayara çekiliyoruz. Bu ayarlar 28 Şubat’ta Müslüman kadın üzerinden yapıldı. Kelime olarak irtica geriye dönmek demektir. İlerlemeyi istememek demektir. Geriye dönüş kavramı nasıl İslamiyet ile özdeşleşmişse Müslümanlar da yobaz, gerici, örümcek kafalı, ilerlemeye yetisi olmayan kitle olarak addedilmiş. Bu kitleye ayar verilmek istendiğinde kullanılan kelime ’irtica’ her darbede aynı. Bir Müslüman’ın kendini tanımlarken, ’ben Müslüman’ım, benim doğuştan getirdiğim inanma özgürlüğüm var, dini pratiklerimi yerine getiriyorum’ diyen siyasallaşan bir kitle belirdi. Bu kitleye nizam vermek gerekiyordu” diye konuştu.
Program sonunda söz alan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, konuşmacılara teşekkür ederek, plaket ve çiçek takdim etti.